Helyumu Soluduktan Sonra Ses Neden Bu Kadar Komik?

Animasyonlu Sincaplar karakterlerinden bahsedecek olursak akla ilk gelen elbette kendine özgü sesleri. Biraz tiz, buna ne dersin, sonunda komik gelene kadar. Aynı sesi alabiliriz, biliyorsun. Bilgisayar efektlerine veya başka bir şeye ihtiyaç duymadan bile. Helyumu solumak için yeterli. Nasıl olur?

Ağzı açtığımızda bu organın ve boğazın ürettiği şey aslında ağız yoluyla vücuttan çıkan havadır. Ayrılmadan önce hava ses telleri ile buluşacak. Peki, bu ses telleri daha sonra titreşir ve ses çıkarmak için havayı hareket ettirir. Dilin hareket ettirilmesi gibi ses kanalını manipüle ederken, duyulan veya yaygın olarak ses perdesi olarak bilinen frekansı değiştirecektir .

Ancak elbette ses telleri, bir sesin duyulma biçiminde rol oynayan tek şey değildir. Orada, gırtlak, soluk borusu, ağız ve burnun boyutu ve şekli dahil olmak üzere başka şeyler de var ve bunun nedeni soluduğumuz gaza ve ne kadar yoğun olduğuna da bağlı olabilir.

Şimdi helyum gazını soluduğumuzda, bu gaz oksijen gazı veya diğer gazlar gibi katı olmadığı için tuhaf veya komik sesler çıkabiliyor. Havanın titreşen ses tellerinden geçerken daha hızlı hareket etmesine neden olan şey budur. Sonuç olarak, yaydığımız ses gittikçe daha yüksek çıkıyor.

(Ayrıca şunu okuyun: Oruç tutarken bağışıklığı koruyun, bu 5 yiyeceği tüketelim!)

Not etmek gerekirse, genellikle ses tellerindeki gaz yaklaşık% 78 nitrojen,% 20.95 oksijen,% 0.93 argon,% 0.003 karbondioksit ve biraz başka gazlar içerir. Helyumu soluduğumuzda ses tellerinin etrafındaki gazın türünü değiştiririz. Normalde ses tellerini titreştiren nitrojen, helyum kütlesinin beş katı bir kütleye sahiptir. Bu nedenle, titreşen gazın kütlesi her zamanki gibi değilse, duyulan frekans veya ses perdesinin de farklı olması şaşırtıcı değildir.

Helyum, periyodik tabloda He sembolü ve atom numarası 2 olan kimyasal bir elementtir. Bu gaz renksiz, kokusuz, tatsız, toksik olmayan, neredeyse inert, monatomik bir gaz olup, periyodik tablodaki asal gaz grubundaki ilk elementtir. Öyle bile olsa, bu helyumun tehlikeli olmadığı anlamına gelmez. Özellikle aşırı derecede solunduğunda. Bunun nedeni, helyumun vücudumuzdaki oksijenin yerini alamaması, bu nedenle oksijen yetersizliğinden dolayı nefesimizi kesebilmesidir.